Türkiye ile Amerika “Güney”de karşı karşıya gelebilir mi?

Erdoğan: Güneyimizde devlet kurulmasına izin vermeyiz

ABD: Kobani’yi savunacağız

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da Türk Kızılayı’nın madalya ve iftar programında konuştu.

Erdoğan’ın konuşmasında özellikle Suriyenin kuzeyi ve  Türkiye’nin Güneyindeki gelişmelere yönelik  ifadeleri dikkat çekti Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasında ki ABD öncülüğünde kurulacak PKK-YPG devletine izin vermeyeceklerini belirttği ifadeler dikkat çekti:
“Suriye’nin kuzeyinde, güneyimizde bir devlet kurulmasına asla izin vermeyiz. Bedeli ne olursa olsun.”  şeklindeki ifadeleri dikkat çekerken Okyanus ötesinden gelen “Kobani’yi savunacağız” mesajının birbirleri ile alakasının olup olmadığı merak konusu oldu.

Erdoğan konuşmasında:

“GÜNEYİMİZDE DEVLET KURULMASINA İZİN VERMEYİZ”

“Suriye’nin kuzeyinde, güneyimizde bir devlet kurulmasına asla izin vermeyiz. Bedeli ne olursa olsun.”

“Terörist Türkiye diye tweet atanlara sesleniyorum. Bombalardan kaçanlara kucak açanlara terörist deme hakkını siz nereden ediniyorsunuz?”

“6-7-8 Ekim’de Türkiye’nin pek çok yerinde olaylar çıkardılar. Şimdi yine aynı çevreler, Türkiye’yi utanmadan ateşe veriyor. Attığınız tweet’ler sizin o kapkara yüzlerinizi beyaza çıkarmayacaktır.”

IŞİD bahane plan şahane “Kobani’ye sırtımızı dönmüş değiliz”

Bunun yanında ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, ABD öncülüğünde kurulacak PKK-YPG devletini destekliyoruz manasına gelen ifadeleri dikkatlerden kaçmadı. Sözcü John Kirby,  Kobani’nin IŞİD kuşatmasından kurtulana kadar kenti savunacaklarını belirterek, “Kobani’ye sırtımızı dönmüş değiliz” dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, günlük basın toplantısında,Rûdaw Washington Temsilcisi Namo Abdullah’ın Kobani’ye ilişkin sorularını yanıtladı.

Namo Abdullah’ın “IŞİD mensupları Türkiye üzerinden mi Kobani’ye geçti?” sorusuna John Kirby, “Türk Dışişleri Bakanlığı bu konuda açıklama yaparak iddiaları kesin bir dille yalanladı. Onlara inanmamak için hiçbir nedenimiz yok” yanıtını verdi.

“Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesud Barzani dün uluslararası toplumun Kobani için daha fazla destek vermesi için çağrıda bulunmuştu. Amerika’nın Kürt güçlerine yaptığı yardımlar sınırlı. Barzani’nin çağrısına nasıl karşılık vereceksiniz? sorusunu Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby şu şekilde yanıtladı:

“Açıkçası sayın Barzani’nin yardım talebini henüz görmedim. Yaptığımız askeri ve insani yardımların Kobani’de başarılı olduğunu düşünüyorum. Müttefiklerimizle birlikte Kobani’nin IŞİD işgalinden kurtulana kadar kenti savunacağız. Bizler hiçbir zaman Kobani’ye sırtımızı dönmedik. Şu anda da dönmüş değiliz.”

Suriye’nin Kuzey’inde bir süredir devam etmekte olan kargaşanın ortasında kalmış Müslüman halk adeta  ölümlerden ölüm beğenmekle  karşı karşıya kalmış bulunuyor.

Bir yanda Allahsız Faşistler bir yanda sapkın Hariciler olmak üzere iki ayrı gücün arasında kalmış halkı kimsenin önemsediği yok gibi.

Suriye’nin parçalanmaya doğru gittiği bu düzlemde ABD’nin, bahanesi ne olursa olsun, o bölgede bir  Kürt Devleti kurmayı düşünen Allahsız faşist Kürt çevrelerini destekleyeceklerini açıklaması ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Güneyimizde bir Devlet kurulmasına müsade etmeyeceğiz” şeklindeki açıklamalarının ne anlama geldiğini önümüzdeki günlerde ki gelişmeler ışığında daha net manalandırmak imkanımız olacaktır.

Bunun yanında bölgede Türkiye’nin güvenebileceği tek kesim olarak görünen Hassaten Türkmenler olmak üzere muhalefet güçlerine yönelik çekincemeli desteğinin bölgedeki denklemin tamamen aleyhimize gelişmesine yol açacağı açıkça görünüyorken Türkiye’nin kararlı adımlar atma vaktinin geçmekte olduğuna daiz uzmanların değerlendirmeleri gün geçtikçe artıyor.

Suriye muhalefetinin genel olarak Ehl-i Sünnet bir direniş hattı olduğu ve dolayısı ile de buradaki mücadelenin Ehl-i Sünnet bir Devlet nizamını hedeflediği göz önüne alınacak olursa Laik yapısıyla Türkiye’nin nasıl bir ikilem içinde olabileceği anlaşılamaz değildir. Bunun yanında bu ikilemi aşamadığı takdirde Türkiye’yi özellikle bölgedeki gelişmeler açısından iyi günlerin beklediğini söyleyebilmek çok zor. Zira ABD’nin öncülük etmekten zevk alacağı Türkiye’nin Güneyinde kurulacak Dinsiz uydu bir devlet bölge açısından yeni bir kanser odağı olmaktan öte mana taşımayacaktır.